HRİSTİYANLIKTA TANRI
HRİSTİYANLIKTA TANRI
Hristiyanlıkta Tanrı kimdir? Kutsal Kitap’ta Tanrı kendisini nasıl anlatıyor ve tanıtıyor? Az ve öz sözler ile bunu nasıl ifade edebiliriz? Kutsal Kitap’ı dikkatli okuyan dört tane ana açıklama bulur. Tanrı ışıktır, Tanrı ateştir, Tanrı sevgidir, Tanrı ruhtur. Bu ana ifadelere ileride teker teker bakacağız, onları inceleyip kavramaya çalışacağız.
Tanrı ışıktır;
Mesih’ten işittiğimiz ve şimdi size ilettiğimiz bildiri şudur: Tanrı ışıktır, O’nda hiç karanlık yoktur (1Yu.1:5). Tanrı ışıktır, O’nda hiçbir karanlık yoktur. İyidir ve sadece iyidir (Yak.1:17). Doğrudur ve sadece doğrudur. İçinde hiçbir kötülük, yanlışlık, yalan, dolandırıcılık, hilekarlık, sadakatsizlik yoktur, düşünülemez. Herhangi bir kötülük yapmaz, herhangi kötü bir şeyi yaratmaz. Dolaysıyla yaratılış başlangıçta “çok iyi” idi (Yar.1:31), O halde kötülük nasıl ve niye var? Bunun açıklamasını “Tanrı sevgidir” kısmında göreceğiz.
Tanrı ışıktır, berraktır. Onun saklayacak hiçbir karakteri ya da hareketi yoktur (Mar.4:22). Kendi karakterini, erdemini ve iyiliğini her zaman ve özellikle karanlıkta olan dünyamızda ortaya koyuyor (1Pe.2:9). Her insanı aydınlatır (Yu.1:9). Dolaysıyla adaleti, doğruluğu, iyiliği çok eksik olan dünyada dürüst insanın kendisine adaletine, doğruluğuna, iyiliğine dair soru sormasını istiyor. Er ya da geç bütün bu sorulara doyurucu cevap verecek (Yu.16:22-23, Yşa.25:8).
Tanrı ışıktır, karanlıkta parlar, karanlık onu alt edemez (Yu.1:5). İnsanların karanlığını, kötülüğünü, yanlışlığını aydınlatır. Rab değiştirmeye, özgür kılmaya hazırdır (Yu.8:34-36). Karanlığın, adaletsizliğin, kötülüğün mühleti sınırlıdır (1Ko.15:24-28). Bir gün her insana kendi hayatını Tanrı’nın ışığında gösterecek, onunla beraber ona bakacak (Va.20:11-15). Her insan, cehenneme gidenler bile, onun hükmünün adaletini içinden teyit ve ilan edecek (Yşa.45:23-24).
Tanrı ateştir;
Çünkü Tanrımız yakıp yok eden bir ateştir (İbr.12:29). Tanrı ateştir, kutsaldır. Yanlışlığı, kötülüğü, hilekarlığı, adaletsizliği, herhangi bir günahı hoş görmez (Hab.1:13). Hiçbir suçu cezasız bırakmaz (Çık.34:7), öylesine bağışlamaz (İbr.9:22). Kötü ya da murdar birisi ona yaklaşırsa ateş gibi onu yakar, yargılar (Çık.19:18-21). Adem günaha düştüğünde ruhsal bakış açısından yakıldı, öldü (Yar.2:17). Rab insanı bundan dolayı kendi huzurundan attı, Aden bahçesinden kovdu (Yar.3:24), yaratılışın iyi düzeni kırıldı, ölüm ve günah dünyada hakim oldu (Rom.5:12).
Tanrı ateştir, günahkâr insan bu ateş olan Rabbe yaklaşamaz (Yşa.6:3-5). Günahkâr insan Rabden uzak bir konumdadır. Şimdiden her gün Rabbin gazabını bu uzaklıkta, karanlıkta olan dünyada görür. Etrafındaki ve içindeki adaletsizlikte, kötülükte, yalancılıktadır (Rom.1:18-29). Hayatı bu şekilde çöp ve kül olur, değersizdir (Rom.8:20-21). Cehennem bunun çöplüğüdür, ateşi sönmezdir (Mar.9:44). O halde cehennemden kurtulup cennete girmek nasıl mümkün olur? Çöp ve kül olan bir günahkârın hayatı nasıl ateşe dayanır, kutsallığa ulaşabilir? Bunun açıklamasını da “Tanrı sevgidir” ve “Tanrı ruhtur” kısımda göreceğiz.
Tanrı sevgidir;
Sevmeyen kişi Tanrı’yı tanımaz. Çünkü Tanrı sevgidir (1Yu.4:8). Tanrı sevgidir. Ezelden beri tutkulu ve fedakâr bir şekilde sever (Yu.17:24). İnsanı öyle yarattı ki, onunla karşılıksız sevgiye dayalı kişisel bir ilişkinin içerisinde yaşasın. Hakiki sevgi ise karşı tarafın gönüllülüğünü ister. İnsana bundan dolayı kendi Yaratanını reddetmeyi, günah işleyebilme imkânını tanıdı (Yar.2:17). Her günah sadece hata değil, ilk önce Rabbi ve O’nun sevgisini reddetmektir (Mez.51:4).
Tanrı sevgidir, yaratılışı sevgi ile dolu bir yer olarak tasarladı, her gün iyi ve kötü insanın üzerine iyiliklerini yağdırır (Mat.5:45). İnsanı ailevi bir varlık olarak tasarladı. Öyle ki; Tanrı ile olan ilişkisinin temellerini orada öğrensin. Daha annesinin rahmindeyken insan her şeyden önce sevginin ve güvenin ne olduğunu öğrensin (Mez.22:9). Tanrı insan ile kişisel bir ilişki, iki tarafı da bağlayan sadakat sözleri – antlaşmalar üzerine kurur (Yşa.54:10). Çünkü hakikaten seven, gönüllü olarak kendini sadakat sözleri ile bağlar.
Yaratan bunu insana evliliğin tasarımında gösterdi (Mal.2:14). Tanrı’nın buyruklarının özü Rabbi bütün yüreğinle sevmek ve komşunu kendin gibi sevmektir. Diğer buyruklar bunun birer somut açıklamasıdır (Mat.22:35-40).
Tanrı sevgidir, sevgisinin sonu ve hesabı yoktur. Günahkâra acıyan, ona merhamet edendir (Çık.34:6). Dünya tarihi Rabbin günahtan kurtarış tarihidir (Luk.24:44-48). Ateş olan hiçbir suçu cezasız bırakmayan Tanrı bütün günahların cezasını ortadan kaldırdı (Yu.1:29). Tanrı dünyayı o kadar sevdi ki İsa Mesih’te tecessüd etti (bknz. Kubbealtı lügatı: bedene bürünme) (1Yu.4:9). Onun çarmıhtaki ölümünde bütün günahların cezasını bağışladı (Rom.3:25). Her insana karşı hesapların dışında olan hakiki fedakârlığını gösterdi. Buna bel bağlayıp tövbe ve iman eden bağışlanır, kurtulur (Elç.2:37-40). Tanrı’nın sevgisini hakikaten anlayan Tanrı’yı sevmemezlik edemez (1Yu.4:19).
Tanrı ruhtur;
Tanrı ruhtur, O’na tapınanlar da ruhta ve gerçekte tapınmalıdırlar (Yu.4:24). Tanrı ruhtur, maddi değildir. Hayat, güç, yaratıcılık, derin düşünce ve sır ile doludur. İnsanı kendi suretinde yarattı, onunla gönülden gönüle, yürekten yüreğe, ruhtan ruha olan bir ilişki bağı tasarladı (Yar.1:26-27). İnsanın ibadeti bu seviyede, bilinçli, anlayan bir yürekten istiyor. Böyle bir yürek ibadette Rabbin erdemlerini, ışığını, sevgisini görüp gündelik hayatında gerçekleştirir (Rom.12:1-2). Gündelik hayatında bu yoksa ibadet boş ve iğrenç bir yalandır (Yşa.1:13-17).
Tanrı ruhtur, insan ile Ruhu aracılığıyla düşüncelerini paylaşır. Vahiy bu şekilde oluşturuldu ve yazıldı (2.Pe.1:20-21). Vahiy birbirine dayalı Rabbi her adımda da derin tanıtan bir merdivene benzer. Kelamın insan ve kurtarıcı olarak İsa Mesih’te gelmesiyle doruk noktası oldu ve son buldu (İbr.1:1-3). Vahyi anlamak için insanın aklı gerekli ama yetmez. Ancak Tanrı’nın Ruhu insana vahyi anlatabilir (1Ko.2:11-16).
Vahyin buyruklarını yerine getirmek için insanın iradesi gerekli ama yetmez. Ancak Tanrı’nın Kutsal Ruhu insana güç verip yüreğini değiştirip o insanın hayatını ve hareketlerini kutsal, ateş olan Tanrı’ya makbul haline getirebilir (Gal.5:22-23).
Tanrı ruhtur, Tanrı’nın ruhu çarmıhta ölen İsa Mesih’i üçüncü günde diriltti (Rom.8:11). Ona iman edenin yüreğine Tanrı’nın Ruhu kalıcı olarak gelecek (Ef.1:13-14), onun yüreğini yeniden yaratacak (Hez.36:26), onu son güne dek mühürleyecek (Ef.4:30). Bu Ruh ile Rabbe ait, onun manevi çocuğu olarak yaşayacak (Rom.8:15). Ruh, ona benliği zapt etme gücü verecek (2.Ti.1:7), yüreğinde Tanrı’nın egemenliğini kuracak (Rom.14:17). Bu tür insanlar manevi bir aile, kilise cemaati, oluyorlar (Ef.2:18-22). İsa Mesih’in öğrencileri olarak bu dünyada Rabbin planlarını, fikirlerini ve işlerini zamanın sonuna kadar gerçekleştirenlerdir (Mat.28:18-20).