GÜNAH
GÜNAH NEDİR?
BÖLÜM 1
Eğer Günah Doktrini doğru olmasaydı, Mesih İsa’nın çarmıha gerilmesi ve Müjde yayma görevimiz anlamsız olurdu. “İnsanın sorunu nedir?” sorusuna bazı insanlar değişik yanıtlar verir. Tabii ki, sorun belirlemesiyle beraber çözüm de belli olur.
Günahın bu dünyadaki başlangıcını Yaratılış 3‘te görürüz. Buradaki olay günah hakkında çok eğiticidir:
–İnsan özerk olmayı istiyor (kendi kararını kendisi vermek istiyor ve neye dayanarak karar vermekte de özgür olmak istiyor)
–Şeytan bu isteği kullanarak insanı ayartmaktadır (Şeytan aslında Tanrı’nın iyiliğini, adaletini suçlar, Havva bunu kabul ederek “Tanrı olma” hevesine kapılır)
–Günahın sonuçları ağırdır. Burada Havva ve Adem insanlığın sürmesini sağlarken (çalışmak, doğum yapmak) acı çekecek, üzüntü duyacak, emek verecekler (İbr.’de tek kelimedir). Bu bir hatırlatma: insanlığın sürmesi günahın devam etmesini de sağlar.
Günah tanımlarken çok kapsamlı olmalıyız. Çok basit bir şekilde tanımlayabiliriz: “Tanrı’nın sıfatlarına aykırı herhangi bir davranış, düşünce, söz veya tutum günahtır.” Bu iyi, ama yeterli değildir.
Biz 3 yönden günahkarız:
-Tanrı’yla ilişkimiz yok (ölüyüz, ayrılık/düşmanlık söz konusudur, Rom. 1:18-32, Ef. 2:1-3). Kötülüklerimiz bundan kaynaklanır. Günah işlemeksizin günahkarız.
-Biz Adem’e bağlı olduğumuz için günahkarız (Rom. 5:12-14, bkz. 2. Kor. 5:21). Bu adil bir yargıç kararı. Ve aynı sonuç ortaya çıkar: günah işlemeden günahkarız.
-İçimizde, yüreğimizde bir ilke, bir varlık var. O ilke günahtır (Rom. 7:13-24, Yar. 6:5, 8:21, Yer. 17:9). Doğal benliğimiz budur.
Sonuç: Günah bütün yönümüzü etkiler (maddi ve manevi parçalarımızı).
Günahın sonuçları nedir?
Bu sonuçlar her zaman ortaya çıkabilir gerek imanlıya gerek imanlı olmayana. Sonuçlar şunlardır:
–Tanrı’nın gazabı
–Suçlu hali: yani cezaya layıktır
–Otomatik ceza: Gal. 6:7,8
–Ölüm (hem fiziksel hem de ruhsal)
–Günahın köleliği
–Körlük (gerçeği göremez oluruz)
–Aldanma (Yer. 17:9)
–Utanç ve yozlaşma
Kim günah işler?
HERKES (Rom. 3:9-23, 1. Kr. 8:46, Özd. 20:9, Vaiz 7:20, Yşa. 53:6). Bir imanlı da günah işleyebilir (1. Yu. 1:5-2:2).
Nasıl karşılamalıyız günahımızı?
–Hafifletmek (“Hiçbir şey değil bu; alıngan olma!!)
–Örtmek, inkar etmek (“Ben bir şey yapmadım ki!”)
–Sorumluluğunu kabul etmemek (“Tamam, kötülük bu. Ama ben yapmak zorunda kaldım.”)
Doğru cevap nedir?
İtiraf etmek. Yalnız o zaman tek çözüm devreye girer: Mesih İsa’nın ölümü. Ayrıca bir kardeş bizi incitirse, affetmeliyiz. Bu konuda öğreneceğimiz çok şey vardır. Günah işlememek için Tanrı ne verdi bize? 2. Pet. 1:3,4’ü okuyarak kutsal bir hayat sürdürebilmemiz için eksiğimizin olmadığını öğreniriz. Silahlarımız nedir?
Kutsal Kitap, Kutsal Ruh, Kilise
Başkahinimizin duaları (İbr. 4:14-7:28)
Kutsal Kitap (Kutsal Ruh’un aydınlatmasıyla, güçlendirmesiyle (Mez. 119:9-11, 2.Tim. 3:17, Gal. 5:13-26).
DÜNYANIN SORUNU NEDİR?
BÖLÜM 2
Kime sorarsanız farklı farlı cevaplar alırsınız değil mi? Cevaplar da genelde bizim ‘gözümüzdeki önemli konulardan kaynaklanır. Siyasetçilere göre sorun yanlış politika, bilim adamlarına göre sorun ‘tabiat Ana’dan kaynaklanır, öğretmenseniz sorun eğitimin yetersizliği vs. tabii ki biz sorunun çözümünden bahsetmedik!
Hristiyanlara göre, daha doğrusu Kutsal Kitap’a göre dünyanın sorunu günahtır.
Peki günah nedir?
Bizi nasıl etkiler?
Günahın tanımı basitçe ‘büyük kötülük’ değildir. Yani günah sadece zina veya cinayet değildir. Günah Kutsal Kitap’a göre daha kapsamlı ve daha anlamlı. Günah Tanrı’ya karşı isyan, Tanrı’nın karakterini yansıtan sözünü ihlal etmek ve yaşanan bütün ilişkileri ben merkezi tavırlarla, eylemlerle bozmak anlamındadır. Günah her zaman ölümle sonuçlanır. Günah dünyayı bile etkiler. (Rom 1:18-32; 5:12-21; 7:7-25, Yar 6:5; Yer 17:9; Ef 2:1-3, 4:17-19).
Günah bizi körleştirir (kurtulmak imkansız, ‘hep’ günah üstüne günah işlememizi sağlar; günahın egemenliğindeyiz), bizi kör eder (ne kadar kötü olduğunu göremiyoruz; gerçeği çarpıtıyoruz çünkü günah bizi aldatır), yozlaştırır (arzularımız hem nitel hem de nicel bakımdan, bozuk), bizi akılsız ve inatçı korkak yapar.
Günah ulusları kibirli, şiddeti seven ve putperest yapar. Tanrı bütün ulusları yargılayacağı gün bu günahlar yüzünden yargılar (Amos 1,2; Yer 46-52; Hez 25-32 ve Yşa 13-23).
Günah dünyayı mahvetti, doğada uyumun yerini ölüm aldı (Rom 8:18-25). Dünyadaki afetler bile günah yüzünden.
Gerçekten dünya olması gerektiği durumda değildir; çünkü insan Tanrı’ya başkaldırıp günah işledi, günahın hem kendisini hem de tüm yeryüzünü etkilemesine neden oldu (Ef. 2:1-3). Tanrı dünyayı mükemmel olarak yarattı, fakat günah insanın hem insanla hem de Tanrı’yla ilişkisini alt üst etti; öyle ki, bunun yol açtığı boşluk ve bozukluk her alanda hissedilmektedir. Aden bahçesindeki Adem ve Havva, Tanrı gibi olma ve kendi başlarına buyruk olma ayartısına yenilerek günah işlemişti. Bu öykünün anlatıldığı Yaratılış Kitabı’nın 3. bölümü günahın bu ilk adımlarını doğuran soruyu barındırır: Doğru olanın ne olduğuna karar verecek olan kimdir, “ben” mi “Tanrı” mı? İnsan bu noktada “ben”i seçerek, iyi olan her şeyin ve bilgeliğin kaynağı Tanrı’yı reddetmiştir; bunun etkileri çağlar boyu sürmekte ve kendini tekrar etmektedir. Günah, ruhsal bir hastalık gibi her insanın içine işlemiştir. Her insan dünyaya günahkâr olarak doğar ve bundan ötürü her insan günahlı olduğu için adil ve kutsal olan Tanrı’nın gazabını ve yargılanmayı hak etmiş bulunmaktadır.
Günah sadece eylemlerle ortaya çıkmaz, asıl günah insanın içindedir. Yürekte yeşeren kötü arzular eyleme dönüşmeden önce de günahtır. Kutsal Kitap’ta günah için on iki farklı sözcük (Grekçe’de ve İbranice’de) kullanılır. Bu kadar farklı biçimlerde tanımlanması, günahın ne kadar ciddi bir eylem olduğunu, insanın ne kadar çeşitli şekillerde günah işleyebileceğini ve günahın insanı ve dünyayı nasıl etkilediğini gözler önüne serer. İçimizde var olan bu günahın kendini belli ettiği bazı şekiller imansızlık, putperestlik, sevgisizlik, ahlâksızlık, bencillik, başkaldırma ve gerçeği çarpıtmadır (Rom. 1:18-32). Ayrıca, sık sık iyi bir şeyin yanlış yolla (örn. aşırı ölçüde, yanlış amaçla) kullanılmasıyla ortaya çıkar, zira günah yürekte başlar. Günahın özünde, insanın “Tanrı’nın benzeyişinde” yaratıldığını kabul etmeyip Tanrı gibi bağımsız olmak istemesi vardır. Günah her insanın iç varlığını, aklını ve yüreğini etkiler. Aslında beden, akıl ve yürek Tanrı’ya tapınma araçları olmak üzere yaratılmıştır; ama insan günahlı doğasından ötürü bunları günah işlemek için kullanmaktadır (Yar. 6:5; Yer. 3:22; 17:9; Rom. 1:18-32). Günah insanın hayatına öyle bir şekilde işler ki, insanı köleleştirir ve yozlaştırır, ilişkileri bozar, hayatları mahveder. Günahın en korkunç sonucu, insanın Tanrı’nın öfkesine ve yargısına maruz kalmasıdır.
“Günah tanımlarken çok kapsamlı olmalıyız. Çok basit bir şekilde tanımlayabiliriz: “Tanrı’nın sıfatlarına aykırı herhangi bir davranış, düşünce, söz veya tutum günahtır.” Bu iyi, ama yeterli değildir.
Biz 3 yönden günahkarız:
-Tanrı’yla ilişkimiz yok (ölüyüz, ayrılık/düğmanlìk söz konusudur, Rom. 1:18-32, Ef. 2:1-3). Kötülüklerimiz bundan kaynaklanır. Günah işlemeksizin günahkarız.
-Biz Adem’e bağlì olduğumuz için günahkarız (Rom. 5:12-14, bkz. 2. Kor. 5:21). Bu adil bir yargıç kararı. Ve aynı sonuç ortaya çıkar: günah işlemeden günahkarız.
-İçimizde, yüreğimizde bir ilke, bir varlık var. O ilke günahtır (Rom. 7:13-24, Yar. 6:5, 8:21, Yer. 17:9).
Kim günah işler?
HERKES (Rom. 3:9-23, 1. Kra. 8:46, Mes. 20:9, Vaiz 7:20, Yşa. 53:6). Bir imanlı da günah işleyebilir (1. Yu. 1:5-2:2).
Son özet:
Günah Tanrı’ya isyan eder, ilişkilerimizi taciz eder, Tanrı’nın sözünü çiğner
Günah tam olarak açıklanmazsa, müjde ‘gereksiz’ ve çekici değil. Eninde sonunda ‘öfke’ uyandırır
Günah akılsız ve inatçı. ‘Normal’ görünse de!
‘Günah’….Tanrı’yı iğrendirir, öfkelendirir, O’na acı verir, hayal kırıklığına uğratır.
Günah yanlış veya ‘düzensiz’ sevgidir….yanlış bir şey, ya da ‘doğru bir şey yanlış bir şekilde ya da derece’ sevmek. Günahı sevdiğiniz için işliyoruz. O ‘sevgi’yi değiştirmek lazım eğer günahı yeneceksek
Günah hayatı belirler (lütuf da öyle!). Bir kere işlendikten sonra ikince sefer daha kolay, sonra bir alışkanlık hale gelir, başka insanları etkiler (‘normal’ hale gelir), kurumlar, devletleri dahil eder!
Günahın ‘yayılması’ ve şiddetlenmesi Yar 4-11. İkinci günah ‘tasarlanmış, başka bir ‘benzeyişi’ incitti, tövbe yoktu.
Tek çözüm….yeni bir adam olmak! Bu Tanrı’nın işi, elimizde değil
Günah ‘izin verilir’ çünkü gerçek ‘özgürlük’ ve ‘sevgi’ bunu gerektirir, ancak bu şekilde Tanrı’yı daha derinden tanırız.